BÖYLE BAŞKANA BÖYLE BAKAN! 17 Eylül 2020, 16:47
BÖYLE BAŞKANA BÖYLE BAKAN!
“Sakın inanma cahilden sahte evliyaya, gelir s.çar evdeki yüz yıllık halıya!”
Anadolu’muzun yetiştirdiği, mis gibi toprak kokan bir ozanımızın deyişidir!
Bu deyiş, ders almasını bilene, öğrenmek isteyene onlarca kitap okumaktan daha fazla değer katar.
Büyük Atatürk, Türk Milletini bağımsızlığa- kurtuluşa inandırmış, bu yolda milletinin önüne düşüp savaşmış, tüm emperyalist sömürgenleri yenmiş, bu toprakları vatan yapmış ve bizlere emanet etmiş…
Gelin görün ki, “Fesli Deli Kadir” ve çok sayıda benzeri, “Kurtuluş Savaşını keşke Yunan kazansaydı da hilafet yıkılmasaydı” demek şerefsizliğini gösterir olmuşlar!
Bunlar, şerefsiz-alçak-hain olarak bu sözleri söylediklerinde, bunların para ve güç önünde nasıl takla attıklarını çok iyi bildiğimiz için, güler geçeriz!
Amma, demokrasinin nimetlerinden faydalanıp, Türk Devletinin Cumhurbaşkanlığı koltuğunda oturan AKP Genel Başkanı, bu şerefsiz haini davet eder de, Türk Devletinin sofrasında yanına oturtur ve Türk Milletinin vergilerinden oluşan para ile ağırlarsa, o zaman “hele bi yol duruver” denmelidir.
Sayın AKP Genel Başkanı;
Böyle davranırsanız biri çıkar da sizin de Kurtuluş Savaşı ve Atatürk hakkında bu yobazlar gibi düşündüğünüzü söylerse, nasıl yanıt vereceksiniz? Cumhurbaşkanına hakaretten dava mı açacaksınız?
Adam, Türk Devletinin kurucusu Büyük Atatürk’e ve onu çok seven Türk Milletine en ağır hakaretlerde bulunacak, siz bu yobazı doğrularcasına devletin sofrasında ağırlayacaksınız! İşte bunu yapamazsınız!
Böyle yobazları çok seviyorsanız, Türk Milletine açıklama yapmak zorundasınız. Ya onun gibi düşündüğünüzü bizlere söyleyeceksiniz ve onu evinizde kendi paranızla kurduğunuz sofranızda konuk edeceksiniz, ya da bu şarlatanlarla o koltukta oturduğunuz sürece görüşmeyeceksiniz…
Sevenleriniz size “Delikanlı” lakabını takmışlardı. Bu lakabı hak etmek istiyorsanız, çıkın ve Türk Milletine;
“Evet ben de Fesli Kadir, Nuri Pakdil, İskilipli Atıf, Derviş Memed, Ali Erbaş, Adnan Mehdi Tanrıverdi gibi düşünüyorum” deyin!
Başkan böyle de onun Dışişleri Bakanı nasıl? Bakın, TV’de neler söyledi;
“Meis’i İtalyanlara vermişiz, onlar da Yunanistan’a vermiş. Yanı başımızdaki adaları vermişiz. Geçmişteki antlaşmaları (Lozan) büyük bir başarı öyküsü diye bize ders kitaplarında, ilkokulda anlatmaya çalıştılar bizlere ama maalesef işte görüyoruz!”
Cehaletin ve İhanetin bir cümlede tarifini yapın deseler, en iyi örnek
T.C Devletinin Dışişleri Bakanı Osman oğlu Mevlüt Çavuşoğlu’nun bu cümlesidir.
Türk Devletinin tapu senedi olan Lozan Antlaşmasını ilkokulda öğrendikleriyle değerlendiren, adaların Lozan’da değil, 1911-1912 de Osmanlı döneminde verildiğini bilmeyen kişi cahildir. Hem de zır cahildir.
T.C Devleti Dışişleri Bakanı, ilerde her uluslararası platformda karşımıza çıkarılacak, Türk Devletinin elini çok zayıflatacak sözleri söylüyorsa, bu düpedüz ihanettir. Hem de katmerlisinden…
Bunlar tarihi gerçeklerdir.
ABD’li Diplomat James Gerard, Lozan için şunları söylemiştir;
“Lozan’da, Hıristiyan medeniyeti Türkler tarafından çarmıha gerilmiştir.”
Bu söz, bir Fesli Deli Kadir gibi meczupların ve bir de onun fikri takipçisi çocuklarının hiç hoşuna gitmez…
Sağlık ve başarı dileklerimle 17 Eylül 2020
Rifat Serdaroğlu
DOĞRU Parti Genel Başkanı